Tematik Rehberler

ORTA AVRUPA’DA ORTAÇAĞ MASALI

Avrupa’nın, özellikle de Orta Avrupa’nın bazı kentleri Ortaçağ’da nasılsa sanki şimdi de aynı şekilde duruyor. Zaman kapsülünde korunmuş gibi duran romantik kentler Budapeşte, Viyana ve Prag’ı sizin için yakından inceledik.

BUDAPEŞTE

Sanat, mimari, lezzetli şaraplar, geleneksel Macar mutfağı, opera kültürü, galeriler, müzeler… Hepsi Tuna Nehri’nin taçlandırdığı Budapeşte’de. Buda ve Peşte olarak iki yakaya ayrılmış olan kentin asırlık kafelerinde oturun ve kahvenizi yudumlayın. Akşam güneşi batırdıktan sonra Tokaj şarabına da terfi edebilirsiniz.

Kaçırmayın

  • Cafe Deryne, 1914’ten kalma bir kahve ve pasta salonu.Eskiden şehrin entelektüellerinin gelip fikir alışverişi yaptığı kafe, şimdi şık bir Fransız bistrosu havasında.
  • Macar şarapları son derece lezzetli. Özellikle Tokaj bölgesinin tatlı şaraplarının meraklısı çok. Başkentten ayrılmadan Macar şaraplarıyla tanışmak için, Bortarsasag Lanchid isimli dükkândaniçeri adım atmanız yeterli. Tokaj bölgesinin kült üreticilerinden, Szepsy Istvan’ın şaraplarını mutlaka deneyin.
  • Macar Parlamento Binası bir kiliseyi andırıyor ve Londra’dakinden sonra Avrupa’nın ikinci en büyük parlamento binası unvanını taşıyor. Nehir kenarında yükselen dev kubbeli bina, meclis toplanmadığı zamanlarda rehber eşliğinde ziyarete açık.
  • 1884’te, kentin en önemli bulvarı üzerinde açılan Devlet Opera Binası’nın ön cephesinde müzikal temalı motifler ve Macaristan’ın efsanevi iki kompozitörü Ferenc Erkel ile Franz Lizst’in heykelleri var. Burada bir konser ayarlayın.
  • 1849’da yapımı biten Zincir Köprü (Szechenyi Lanchid), Buda ve Peşte yakalarını birbirine bağlamanın yanı sıra, geceleri aydınlatıldığında kente görsel bir zenginlik katıyor.
  • Hösök Tere (Yiğitler Meydanı), Budapeşte’nin en önemli meydanı. Bir tarafında Güzel Sanatlar Müzesi, diğer tarafında ise Sanat Sarayı bulunuyor. Meydandan, kent parkı Varosliget’e giriş mevcut.

VİYANA

Mozart’ın ve klasik müziğin anavatanı… Sadece bu mu? Mimarinin, kültür ve sanatın en güzel örnekleri de yine bu asil kentte. Sanat galerilerini dolaşmaktan yorulduğunuzda bir sokak kafesine ilişin ve Viyana usulü, tepside gelen kahvenizi yudumlayın.

Kaçırmayın

  • Mozarthaus, Mozart’ıniki seneden fazla yaşadığı, hatta Figaro’nun Düğünü’nü bestelediği ev. Bugün müze olarak faaliyet gösteriyor.
  • Çocuklu aileler Prater Eğlence Parkı’ndan hoşnut kalabilir. Meşhur dev dönme dolap Riesenrad bile burada bulunmak için yeterli sebep.
  • Viyana Müzeleri’ni gezmek kolay, zira hemen hepsi bir arada, MuseumsQuartier adı verilen bölgede toplanmış durumda. Çağdaş sanat tutkunları rotalarını Kunsthalle’ye, modern klasiklerin izini sürenler ise Modern Sanat Müzesi Mumok’a doğru çevirmeli.
  • Freud ve ailesinin uzun süre yaşadığı ev, bugün Sigmund Freud Müzesi adıyla Viyana müzeleri arasına katılmış durumda. Evin oturma odasındaki mobilyalara dikkat edin, zira hepsi orijinal. Sigmund Freud’un kişisel eşyaları arasında aile fotoğraflarına da rastlayacaksınız.
  • Marie Antoinette’in Versailles’da yaşamadan önceki ikametgâhı olan Schönbrunn Sarayı, bir zamanlarAvusturya İmparatoru’nun malikânesi ve devlet işlerini yönettiği ofisiydi.

PRAG

Arnavutkaldırımı sokakları, Ortaçağ’dan bu yana hiç bozulmamış gibi duran meydanları, sarayları ve daracık sokaklarıyla Prag, hiç şüphe yok ki Avrupa’nın en güzel şehirlerinden biri. Özellikle eski kent merkezi, labirenti andıran sokaklarıyla kaybolmayı teşvik ediyor. Gidin ve kaybolmanın keyfini çıkarın. Yorgunluğunuzu sokak kafelerinden birinde atabilirsiniz.

Kaçırmayın

  • Prag Kalesi ve Şatosu kentin simgelerinden. 880 yıldır Prag’ın siluetinde boy gösteren bu kale-şato, aynı zamanda kentin en önemli katedrali olan Saint Vitus’a da ev sahipliği yapıyor. Bu gotik katedral 1344 yılında kuruldu, ancak inşaatı tam olarak 1929 yılında sona erdi.
  • Strahov Manastırı, 1143’te Roma stilinde bir bazilika olarak yapıldı. Bugün manastır bir Roma-Katolik mezhebi olan Premonstratensian keşişlerine ev sahipliği yapıyor. 18. yüzyıldan kalma freskoları ve nadide eserlerden oluşan 200 bin kitaplık kütüphanesiyle meşhur.
  • 16. yüzyıldan kalma Lobkowicz Sarayı Müzesi’nin 60 odası, 2007’de geçirdiği kapsamlı renovasyondan sonra ziyarete açıldı. Odalardan biri Barok ve Rokoko şatafatı içinde klasik müzik konserlerine ev sahipliği yapan bir müzik salonu.
  • Dox, çağdaş sanat tutkunlarının not alması gereken bir müze. 2008’den beri faaliyet gösteren Dox, 1920’lerden kalma bir metal fabrikasının binasını kullanıyor.
  • Villa Müller, modernist mimarinin en güzel örneklerinden biri. Şirin Strešoviče mahallesindeki villa, 1930’da Avusturyalı mimar Adolf Loos tarafından tasarlanmış. Bugün, rezervasyon ile gezilebiliyor.
Talep Formu
Bizi Arayın